bıraksalar/sanız/sam sabaha kadar en içli halimle, en kırmızı burnumla, en şiş gözlerimle huşu içinde ağlayabilirmişim gibi geliyo şu an.
ortaokulda merdivenlerden uçmuştum, ağlıyodum tabii ki. çok kolay ağlarım. tuğçe vardı arkadaşım, tepkisi şahaneydi:
-ay deryik iyi misin? aa koşuun ağlayınca gözleri yeşil oluyooo...
hala yeşil mi mavi mi bilmem. herkes istediğine inanır,bazen tartışırlar. aslında ikisi birden; ama anlatması uzun, boşveriyorum artık. annemse "petrol yeşili", "limon küfü" gibi enteresan renklerle tarif ediyo. van dyck kahverengisi gibi bi şi heralde.
neyse işte. yemyeşiilll olucak kadar ağlayabilirim. ama tutuyolar/yosunuz/yorum.
böyle bi posta neden diye sorulmaz, ayıp. "çünkü"den başka bi cevap vermem zira. uyuzumdur.
5 yorum:
benim göslerimde gökyüsü kahverengisi ile yeşilimsi laciveert gibi bişi aslında bende bilmiyom ne renk olduğunu basıları kahverengi diyo basıları açık yeşil yerine göre renk değiştiriyo galiba
benim bi arkadaşımın bi gözü yeşil b gözü kahverengiydi, ikisini de ela sanıyoduk. oluyo galiba sıkça.
benim ablamın çocuğunun bir gözü yeşil bir gözü kahverengi, david bowie dallaması gibi sonradan renk değişikliği olmadan, fabrika ayarlarıyla öyle :)))
belki de "aslında zor degil" degildir de "aslında zordur" hayat falan etc.
divad: yeşil-kahverengi ikilisi daha bol galiba, enteresan duruyo. doğuştan olunca daha makbul tabii :)
alx: valla zor galiba. en azından zaman zaman zorluyo.
Yorum Gönder