27 Ocak 2007 Cumartesi
kendimi gördüm, güldüm
piyale madra'yı sevmeyen olabilir mi? bi kargo şirketinin (ptt de olabilir hatırlayamadım şimdi) yutdışına giden kargolarının üstünde, piyale madra karikatürleriyle türkiye tanıtımı yapılıyor. ben çok dahiyane bulmuştum kargo kutularını kullanmayı, tanıtım için karikatür kullanmayı, hepsinden öte bu karikatürü madra'ya çizdirmeyi... o tek tip kutuların üstünde dağıtıcıyı da alıcıyı da biraz olsun gülümseten karikatürler. prafo yahu.
ve dün: okulun organizasyon komitesine dahil oluşun ertesi günü. düzenlenen ilk parti. bi parti ertesi amsterdam'dan den haag'a dönüş koşturmasını takiben manasız boyutlarda alışveriş... ve 2 saatte hepsini tüketen bi çekirge sürüsü. mumlu dekorasyona bakıp "ay kadın eli değmiş bi hoş olmuş" iltifatlarına sırıtış. bira içmeyi hala öğrenememiş bi güruhun DJ masasının etrafını göle çevirmesi, prizdeki kısa devre sonucu bütün ses sisteminin yanması. hatta "bilgisayarlar da gitti galiba" telaşı. sonra kriz üstadı iki kızın yeni ses sistemi yaratması. 6-7 tane uzatma kablosunu birbirine ekleyip kaf dağının ardından elektrik getirme. bu işler sürerken millet sıkılıp gitmesin diye gitar ve keman çalıp bize bayaa yardım eden iki kişi. sonra bi klasik olmuş okul şarkısı ve dansıyla stres atma. ilk kez müthiş eğlenerek o 80ler disko dansı adımlarını yapmak.
ses sistemini düzelten halk kahramanlarını çıldırtmaya çalışanları öldürmemek. rüşvet olarak kahramanlara amsterdam'da bi gece teklif etmek. iki kızın "bak hatırlatıcaz" tehdidine "bizde yalan yok bacım" diye türkçe cevap verip manyak gibi gülmek.
arada "deryik ben sarhoş oldum" diye gelenlerin kızsa yüzünü yıkama, erkekse tuvalet kapısına kadar götürüp yüzünü yıkamasını bekleme. daha önce hiçbir partide 300 teneke bira, 3 ayrı çeşit toplamda 22 şişe şarap, 11 ayrı çeşit toplamda 19 şişe alkolsüz içki, 12 çeşit sınırsız çerez bolluğu görmemiş insanların hala arsızca bıdırdaması. yoo hayır benim sinirlenmemem. peygamber sabrıyla "hı hı evet" demem. ses sistemini yeniden yaratmak için yardım ettiğimi göre göre oturduğu yerden el sallayıp "meyve suyum bitti şeker" diyebilen arsızlar. tek patlama anım olan "su iç o zaman, bak o da muslukta" cevabıyla dahi susmayı bilmeyenler. sürekli çerez tabağı yenile- soğuk bira taşı- çöpleri kaldır- dökülen içkileri temizle kısır döngüsünde bi ben, bi de içki içmeyen bi paki çocuk, bi de sürekli dans eden bi mozambikli. bunların ortasında, mütemadiyen beni dışarı çıkarıp "derin nefes al, hayatı sev, yeşili koru, bak hepsi geçti" terapisi yapan pamuk insanlar. hatta bi ara tuvalete kaçmış kafamı dinlerken "yahu daha sık görüşelim konuşalım, gerekiyo bize" diye sarılmalar. bunların ortasında "ben DJim size yardım ederim" diyen nerden geldiğini bilmediğim bi melek edinmek, bundan sonra müziği ona emanet etmek.
sonra sabah 4.30'a kadar temizlemek ortalığı... süpürmek. bi yandan çakırkeyif bi yandan ayık olmak. sürekli küfretmek. bütün bu parti boyunca tam 5 kere anahtar kaybedip bulmak. sabah kalkınca 3 ayrı "elinize sağlık" mesajı almak, çok sevinmek çok.
baş ağrısı, açlık..."deryik bugün tam da patatesli biberli omlet günü, di mi?" mesajıyla havalara uçmak.
yes it iz. dis iz e patatesli biberli omlet günü.
4 yorum:
benim icin domatesli biberli omlet gunu valla :D butun patatesler senin, domatesler benim olsun :D
eglendigine sevindigim.. galiba hepimizin buna ihtiyaci var.
piyale madra'nın ismine de, çizdiklerine de bayılıyorum. italik ile başlayan yazını okumadan önce "piyalee" diye bile geçirdim içimden.
şimdi küs müsün deryik?
...
küs.
deryik hanim,
cok gulduk burda biz, ilahi sen.
tuğçe: valla dün yaşanmadı sanki. omlet. sonra "ay bak size ne göstericem" diye diye youtube. bi bakmışım sabahın 3ü. iyi geldi :)
indis: :) valla küsme huyu var evet :P
fakeplasticgirl: ay gülümsettiysem ne mutlu efendim :)
Yorum Gönder