efendim şenliklerle bir Queen's Day kutlamasını daha geride bıraktı ev sahibim hollanda. 29 nisan La hey, 30 nisan amsterdam olmak üzere vurpatçaloy. konuyla ilgili "ordaydım" belgeseli kısaca... bugünün 1 mayıs haberlerini almadan yazıyorum.
29 nisan'da la heyde her yer pek bir trafiğe kapalı, pek bir turuncu, pek bir balonlu idi. hollanda dilinde konser dinleme fobisi olan bendeniz bile "açık hava konseri" lafına aldanıp 11 civarı yola çıktım. ilk kez ilk kez sanki bi an için beyoğlu oldu ortalık... konseri kaçırdım ama küçük barların sokaktaki canlı müzik faslı daha eğlenceliydi. süpermarket değil bakkal severiz mantığıyla, belediye konseri değil kübalı biraderler dedik, biraz dinleyip dağıldık. zaten bu çılgın(!) gece sabah 1de bitiyomuş, ben bu hollandalıların erken yatarız erken kalkarız ritmini sevmiyorum.
30 nisan'da görev aşkıyla amsterdama gidilecekti ki-- tabii ki rötar... turunçgiller denizi bi şehir işte. Herkes turuncu herkes...ben mavi giyerek kalabalıkta göze çarptım, evet öylesine ilgi delisiyim. tamam itiraf ediyorum, turuncu hiçbir şeyim yok, berbat görünüyorum zaten o renkle, taktik yaptım. ha bu arada, doğan da kraliçe Beatrix değil, onun annesi. Beatrix ocak sonunda sokak partisi yapılamayacağı gerçeğiyle yüzleşince razı olmuş eski tarihi devam ettirmeye.
genel intiba nedir derseniz.... eğlenmeyi çok isteyip de yapamayan bi güruh var tabii; ama onun dışında herkes halinden memnun, şen şakrak, müzik genelde güzel, insanlar gevşemiş azıcık, kanallar (yukarda görüldüğü üzere) tekneler dolusu dans edip dağıtan insan tarafından işgal edilmiş. ortalığı çöp denizi ve sidik kaplamış olsa dahi... güzeldi.
bi güzel yanı, bütün şehrin semt pazarı tadında tezgahlarla kaplı olması, arsızca yemek, her şehre lunapark kurulması, PAMUK ŞEKKERRRR tüketimi falan fülün. hani hollandaya gelicekseniz, 29-30 nisan gibi gelin, amsterdam'ın nasıl bi festival yeri olduğunu görün. gerçeği bu kadar deli değil... ilk kez dedim ya, şehir gibi bi şehirdi. insanlar sokaktaydı yahu. kalabalıkları ne kadar özlediğimi anladım. ha bi de, cidden biz daha temiz milletiz. ha tabii insan bi an düşünmeden edemiyo, bu mudur yani kraliçenin doğumgünü??? biz osmanlı çocuğu olarak 40 gün 40 geceden aşağısına alışkın değiliz kuzum. insan bi halkı falan selamlar doyasıya.
en şık fotoyla veda... tıklayıp büyütmek falan, sizin işiniz.
not: bu arada, dönüş treninde ve tramvayında bizimle olan turuncu tulumlu genç... kablosundan çekerek bir köpek gibi gezdirdiğin ütü, soranlara " insanlar bir ütüyle nasıl eğlenileceğini unuttu artık" deyişin ve sonra üşenmeden "bakınız bir köpek gibi zıplamakta, etrafında dönmekte, söz dinliyor ve yemek yemiyor" açıklaman...
kahramanımızsın. biraz pippi uzunçorap sınırında bi rüya gibiydi hatta. Alstublieft!
3 yorum:
hmm, çok ozendim yahu, turuncu vespa'ya bile özendim. seneye artık...
Demek ki Hollanda Kraliçesi olsam ağız tadıyla doğumgünü kutlayamayacakmışım be monşer. Benim doğumgünüm 27 Ocak, anneminki 26 Ağustos...
Ayy bir de okurken, "Ben bunu biliyorum, biliyorum." dedim içimden. Introduction to The Netherlands 101 sağ olsun. Dersi Deryik'ten aldım. Ama Fransa'ya gidiyorum. Yuppi.
turuncu: valla gelsen evinde hissedersin sanki :) hatta turuncu bi kurabiye canavarı t-shirt'ü gördüm ama çocuklar içindi :)
jelatin: yok işte anneninkini kutlardık milletçe :) yuppi valla, trenle 5 saat şeker. aa ayıpsın :D
Yorum Gönder