23 Ağustos 2009 Pazar

9'a 5

ben lise 1'deki genetik projesinde insanlara denizyıldızı geni aktarılmasını ve böylece çabucak iyileşmelerini önerirken çok ciddiydim. hocam bunu sevimli bi jetgiller fantezisi olarak gördü ve "hmm ilginç tabii eveat" diyerek geçiştirdi; ama gerçekten, bu konuda hala çok ciddiyim. isviçreli bilimadamlarının bi kısmı da kesin benimle aynı fikirdedir, üzerinde çalışıyolardır. orda bi yerde. halının altına süpürdüğünüz kırıklar bir gecede tamir olsa sizin de işinize gelirdi bence.

vagotoni:Vagusun vücut fonksiyonlarına hakim olduğu hal

vagotonia: Overactivity or irritability of the vagus nerve, adversely affecting function of the blood vessels, stomach, and muscles. Also called sympathetic imbalance.


cümle içinde geçen vagus siniri ne derseniz, kurbağayı kesmek için bahaneniz olan şey derim.

ben lisede hiç kurbağa kesmedim bu arada. okuduklarımdan ve grafiklerden anlayabiliyodum, bi de bunun labına ihtiyacım yoktu. öyle lab zihniyeti olmaz olsun zaten. ondan sonra "hayvanlar üstünde test edilmemiş bik bik bik".

duşta doğru açıyı tutturursam sıçrayan sular ve günışığı buluşuyo, gökkuşağı doluyo etrafa.

hala çarpıntım var, hay bin kunduz. uyandığımda üstümde bir fil oturuyodu zaten. böyle uyanmak da ne fena. el yordamıyla armut, yaban mersini, kuru dut, kuru incir, kuru ve şifalı her şey, müsli, yoğurt ve mucize beklentisi. yeşil çay bi de. o işe yarıyo bak.


*
sempatik parasempatik. adeta: otomatik saybırsonik elektronik.



deniz yıldızı gücü adına.

2 yorum:

mz dedi ki...

http://www.biyolokum.com/2008/11/kopan-kollari-yeniden-uzatabilmek/

deryik dedi ki...

aynen, işte bu! amfibik de olur tabii, en azından omurgalı :)

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker