40 dakika boyunca. Eyüpteydim ve tabii pierre loti. sonra vapura bindim ben sonra taksim tünel asmalımescit sonra ohoo ben yeni camiideydim güvercinlerleydim, eminönü galata köprüsü. boğaziçine gittim sonra bebek'e indim. sonra petekler'e çıktım. ben bi tanpınar'a uğradım bi munir nurettin'e. kalamıştaydım sanki sonra ortaköy sonra sandala bindim bi ara ezan sesi bile duydum. hepsi 40 dakikada oldu, hiç durmadan ağladım, mutluydum. fonda bi müzik vardı ki sormayın -bazen koştum koştum yoruldum bazen çayım oldu incebelli sonra güvercinlerim gün batımı ve çiçek pasajı ve oltalar. ben 40 dakika boyunca gözlerimi hiç kırmadım.
çünkü başrolde istanbul vardı.
teşekkürler...
7 yorum:
alttaki posta ithafen, malesef ki buralarda eger gunu gunune calismazsan, cunku her gun assignment var, gercekten c- den fazla birsey alamiyorsun :(
sen istanbul'u özlediysen, istanbul da seni özlemiş demektir.
tırtıl
buralara gelmiş gibisniz ama gelmemişsiniz belli ki ya birşey izlediniz ya da rüya
sen giderken en çok İstanbul'u götürmüşsün yanında..
Harika yazmıssın. Tebrikler.
Majesty Reside
aferin. çok güzel düşünmüşsün. ama martılara simit atan insanın hayal kırıklığını hissetmen mümkün değil yine de. anlayabiliyor musun beni?
tuğçe: o başka efendim, bizde yok yine de kös kösler.. hani ulvi bi amaç olsa tamam..
tırtıl: öyledir di mi. öyle olsa keşke...
emir bey: bildiniz.
deepnotum: o geldi buraya, ben bi şi yapmadım.
majesty reside: oldu hepsi- valla.
bu anlattıklarım seni hiç bağlamadı: düşünmedim, bunlar oldu. hissederim, çünkü istanbuldan uzaklaşalı sadece 3 ay oldu, bilmediğim bir his değil, özlediğim bi his aksine... anlamaya gelince- deniyorum :)
Yorum Gönder