böyle hayatlar var. sessizce ilklere imza atıp, sessizce giden. Ord. Prof. Sedat Alp , Türkiye'nin ilk hititologuydu, 93 yaşında öldü. 10 kitabı var, 1'ini okumuştum, su gibi akan bir kitaptı, lise 1 mi neydim, çok zevk almıştım. Sedat Amca'ydı uzaktan da olsa, aile dostu.
Bir insan hayatını hititolojiye adayabiliyor, bir ilk oluyor. ne güzel bi hayattır bu. mürekkep balığı ya da meşe ağacına adayan insanlar da var, onlar da bu gruba dahil. Bense işte master diye burdayım, hayatımı en fazla biraya ya da kırmızı şaraba yaslıyorum, bi şeye adadığım yok. insan durup düşünüyo bi an ister istemez, "bu nasıl bi kararlılıktır" diye. nasıl bir merak, nasıl bir aşk, nasıl bir azim...
3 yorum:
bi arkadaşım var liseden, şimdi boğaziçinde işletme okuyor. kendisi katil balina manyağı ve çok ucuk düşünceleri vardır aslında, pek bahsetmez ama var olduğuna eminim. eheh. neyse o da zırt pırt sorguluyor kendini, imkanlar ne, ben neler yapabilirdim diye..
benim böyle bişiyim yok aslında.
iste doğustan bir yetenek sanırım..
bakınız işte oşinograf olucak adam işletme okuyo. çocuk gitmiş ülkesinin sularında bile olmayan bi hayvana takmış kafayı; ama nedir, şirket içi iletişim vs öğrenmek zorunda. saçma bi eğitim sistemimiz var. benim de yok böyle bir merakım, bazen çok imreniyorum.
Yorum Gönder