4 Ocak 2011 Salı

iş hayatına dair

mini mini birler:

1.bana benim stresimi bağışlasınlar. kendi stresim olsun rica edicem, başkasınınki değil. uğruna saç dökebilirim, dert değil. çok da olabilir; ama benim olsun.

2. başkasının ödülünde de gözüm yok, ondan. zaten olsa da başkası denen kişi veya kişiler benle sadece streslerini paylaşıyolar, gamsız hayat.

3. kazık kadar insanlara rüyamda "yaşından utan be allahsız" diye bağırmak istemiyorum artık. rüyalarımı yalnız bırakacak kadar aynaya baksınlar. andropoz & menopoz şenlikleri, başka kapıya. kullanmıyorum şekerler. evet çok komik, benim yaşımı veya mezuniyet yılımı duydukça geh geh geh gülüyosunuz. şimdi, bari yaşınıza hürmeten efendi olun.

4. ego savaşları denen nane hepimizin malumu. savaş alanı ben olmak istemiyorum. başka yerde itişin tepişin.

5.  karar verdim, bu ülkede çaycısından genel müdürüne, herkes protokol aşığı. "devlet erkanı" gayet sivil sivil aramızda. hani pek bi gurur duyarız osmanlının komplike hiyerarşi ve protokol prosedürlerinden, hala sürüyor. sırf bu yüzden "sivilleşme" çok zor. çünkü siz güzellerim, asla "dear michael," diye başlayan mailler atamayacaksınız CEO'ya. veya neyse, kimse. buralarda iş şöyle: misal mail atacaksınız, biri der ki "mail bana olmalı, bilgilendirme kısmında asistanım olmalı, doğrudan ona atıp beni atlayamazsınız". başkası der ki "siz benimle direkt muhatap olmayın, asistanıma yazın, ben bilgilendirmede olayım, dengim değilsiniz". böyle bi de tutarsız işler. olsun varsın, kimin ne kuralı olduğunu da hatırlamak zorundasınız. çünkü protokol, bu ve bunun gibi kaprisleri gerektirir, kulisinizde taze avokado istemek gibi. o da bir şey mi şekerim, "merhaba" bile suç olabilir, fazla samimiyet olabilir. toplantıda oturma düzeni, el sıkma sırası, 19 mayıs gösterilerine dönüşebilir: sürekli bir senkron. nereye kadar? dibine kadar. sonuç? 40 yıllık arkadaşa bile: saygılarımla.

6. "kızcağız" lafı yasaklansın. yasaklanamıyorsa, bana kızcağız diyenleri bakışımla küle çevirebileyim. böyle bıızzz....CÖZÜRRTT!!! efektiyle, bi kavanoz kül elde edelim. denedim bikaç kez, şimdilik olmuyor. aynı şekilde, "görüştüğümüz bi herif vardı ya x firmasından.." demek de sizi çok bi genç, çok bi dinamik, çok bi konusuna hakim "bitirim" yapmıyor. kızcağızlar ve herifler diyarı, zannettiğiniz kadar sofistike bi yer değil. samimi, hiç değil. gitmek istediğim bi yer de değil. bu "gangsta" ağızlara hiç saygı duymuyorum. ben istanbul beyefendileri ekolünü seviyorum. kafamı çevirdiğimde kızcağızın karıya dönmeyeceğinden emin olmak istiyorum.
kızcağız/ kadıncağız denirken hiç adamcağız denmemesi, onun yerine herif denmesi, feminist metin analizlerine bağışım olsun. bi üst aşaması, "çok becerikli bi kızcağız" (yazık)  ve "çok becerikli bi herif" (cevval) arasındaki vurgulamalardaki dalgalanmalar.detaylarda boğulup sinir hastası olucam sonunda.

7. "yapıver", "bakıver", "yollayıver", "durma öyle, hadi çöz ver" gibi şeylere gıcığım. sinirim hopluyor. sonra berrrbat espriler yapıyorum. ayrıca nasıl bir hafife almadır bu? utanmasa "ülkeyi yönetiver" diyebilir meclise.

8.  bir iş bana 10 kere hatırlatılmasın, sonra neyi hatırlattıklarını unutuyolar. birine bi şi hatırlatmak iş değildir, yoksa outlook alert maaşa bağlanırdı. "şey var ya.. aa.. neyse işte onu, yapıver." sahiden iş takibinde iyiyim, 10 kaplan gücünde, 3 çalışan hacminde iş takibi yapıyorum. bana iş hatırlatmasınlar. illa bi şi yapacaklarsa benim yerime tuvalete gitsinler. ona bile vaktim yok çünkü.

9. kariyer planlamasını kariyerin sahibi yapsın, engeli değil. tilt gibi, bi engele çarpıp sekerek  ilerlemek kariyer planlanması sayılmıyor.

10. bu hayatta sizi erken istifaya hazırlayan her değişikliği öpün, kucaklayın, sevin, benimseyin. yoksa kıl kıpırdatmak öteleniyor. bakın bana, boğulmak üzereyim ama en azından hayallerim somutlaşıyor. dayanamayacağımı, bir aşamada patlayacağımı bildiğim için - önleyici hekimlik. "aslında zor değil" diyorsam, olmadığı için. kıpırdamak lazım, o kadar. tri lay lay lay hatta.

*
ateşim var, beynim yanıyor.

5 yorum:

deli fadik dedi ki...

Atarlarda kurtulursun umarım. Beni 10 yıldır atmadılar, hala yazdıklarını yaşıyorum ve kendime ait hayatı bırak rüyalarım bile yok....

Adsız dedi ki...

Deryik Hanımcım, bu listenin tamamına katılıyorum ustelik ben de onlarcasını ekleyebilirim.. Gectigimiz gun digerlerinden ayrıksı, egoyla isi olmayan bir ust duzey yonetici ile konusurken soyle bir sey soyledi "bu isin sonunda ya biz onlara benzeyecegiz ya da onlar bizim gibi olacaklar, aksi takdirde cok yıpratıcı olacak" dedi, "lutfen onlara benzemeyelim" dedim.. Cunku bu is dunyasının girdap gibi icine cekmesinden korkuyorum 6 yıl olan kısacık is deneyimimle. Herkesin gozlerinde bir "hidden agenda"..
Bizlerse günün birinde bırakıp gidebilme hayalleri kuruyoruz, ödenecek krediler, faturalar ah o inanılmaz hayat standartlarımız engel oluyor bize.
Toplantının birinde "bu kızcağızda buraya gelmiş ama..." diye giriş yapan hissedarlardan birine "sizi oncelikle daha profesyonel bir dille konusmaya davet ediyorum" diye baslayarak soylediklerinin tamamında haksız oldugunu uzun uzun carpici cumlelerle anlattım. Oglen yemekte yanıma gelip oturdu ve gunah cıkarır gibi havadan sudan konusmaya calisti. Bazen, cok sinirlendiginde mesela, haddini bilmeyene bildirmek iyi geliyor ona da sana da..
oysa neyi paylasamiyoruz degil mi? Herkes icin sonu belli bir hayat icin cok fazla kavga var maalesef..

Sevgiler,
Gozde

deryik dedi ki...

deli fadik: beni atmazlar. öyle bir raddedeyim ki atmalarını bekleyemeyeceğim.

gözde: ah işte ben onu yapamıyorum. sürekli bir ally mcbeal hali, içimden neler geçiyor, geçip gidiyor. arada bi patlamalarım oluyor, korkuyolar. ama yok, ben adam edemiycem. dediğin gibi, onlara benzemeden, ufak ufak, kapıyı dışardan kapamak istiyorum.

Adsız dedi ki...

Tespit teşhis her şey tamam hadi bakalım hayırlısı. Nerede mutlu olacaksan. Herşeyde bir hayır var: uyuz insanlarda bile.:)

n7 dedi ki...

dörtgözle bekliyorum kurtulacağın anı.

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker