29 Ocak 2011 Cumartesi

tuğra

mutfağımızdaki tahtada tebeşirle yazılı fermanda sultan süleymanın emrettiği gibi, 24-30 ocak haftası hane sakinlerimiz için "absolutely fabulous" geçti. süleymanın kudretine bi kez daha selam çaktık.

ben günlerimi sürekli bir panik içinde ve ağ.aoğ.lunun o derin "ben yapacam, olacak!" felsefesini damarlarımda hissederek geçiriyorum. aslında hayat bu kadar kolay olabiliyomuş. yetişmeyen tüm işler için 2 cümle yetiyor: "son tarih, dündü" ve "yapıcam, olacak". resmen oluyor.  nasıl bilmiyorum, oluyor. sürmenaj da mümkün ama şimdilik idare ediyorum. gerçi duruşum, oturuşum giderek mini bir emlak kralı tavrı kazansa da, sahiden bu özgüven - ilahi güce teslim arası şey, işe yarıyor. imiş. olacak- çünkü başka seçenek yok.

bir iki sefer bolu civarındaki mola yerinden leblebi şekeri aldım bi heves. eskiden severdim. üç beş tırtıkladım, sonra kaldı bi kenarda o kesekağıdı, hatta içindekiler bozuldu filan (leblebi bozulabilen bi şiymiş). bi daha almadım sonra. zaten kuruyemişçiden gidip alınacak bi şi değil, bolu'dan alınacak bir ağız oynatmalık kendisi. nerden aklıma geldiyse.

bi cumartesi günü saat 3 oldu bile.
fena değil, hiç fena değil.

1 yorum:

sal da gitsin dedi ki...

bayağı bir sevindim ben bu duruma :) olacak, başka yolu yok felsefesi en tadından yenmesi.

hele "özgüven - ilahi güce teslim arası şey" dedin, beni bitirdin. daha da yolunda gitmeler diliyorum

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker