21 Aralık 2007 Cuma

hayir, kufretmiycem.

ne zamandir kampuste kurban kesiyoruz?

marmara universitesi- ilahiyat fakultesi. 2008 yilina 10 gun kala universite nedir, kurban nedir, din nedir, kesim alani nedir hala bilmeyenlerin, bilemeyenlerin ve bildirmeyenlerin memleketinde kanli bir kampus. once kurban pazari kuruluyor kampuste sonra kesimhane -- dogal olarak. belediye yer gostermis ne fayda, universite bahcesi kapilarini acmis, din adami yetistirdigi kampusun ortasinda adami dinden cikaracak kadar fevri ve ici bos isler yapiyor.

luzumsuz isler muduru der annem bana bazen.
ben ne ki, sapka cikartiyorum bu insanlara.


saf miyim salak miyim secemiyorum. hani bi gun ilahiyat fakulteleri cidden teoloji calissa mesela, islam ilminden oteye... bi an ayni kampusun suluboya fircalari ve paskalya yumurtalariyla doldugunu hayal eder gibi... laf benimki. beklentinizi yukseltin ki altinda kalinca caniniz ciksin. elinde bicak teror sacan bu ayni insanlar sonra domuz yemiyo helal degil diye ya da tirim tirim halal damgasi araniyo yurtdisinda. bicakladigin hayvan kanlar icinde otobanda kosunca eti helal oluyor ama. . ya da bacagindan cengele gecirip bogurte bogurte katledince mesela- hem de allah adina. sevaplarin bir dag boyu. nasil bir azim... bana "guuc bende artiiik" kilicini hatirlatiyor.sonra mancinikla, lav silahiyla falan isini bitiriyosun, istanbullu buyukbas hayvana karsi. kurban kesemiyorsan kesmeyeceksin beyim. "kesmeyi deneyeyim elbet cani cikar bi noktada" diye hayvana girismek bir nedir? sirat koprusunde sirtindan atar o hayvan seni insallah.

yemisim ikiyuzlu dinciligi. birak yahu. "oh bu bayram da kestik" mi diyo yani evine gidince? ben anlamoor. git kesim yerine, orda kes. ya da kestir, neyse. o kadar lazimsa. hayvan kurban edicem diye insanliktan cikmayi din adina yapmak nasil bir hezeyandir bilmiyorum. bi yandan da... insanliktan cikarken bunu din adina yapmak da ilk kez yasanmiyor be deryik. di mi yani. bir seylerin adina insanliktan cikiyoruz surekli... bu seferki de din adina.

***
demistim, saf miyim salak miyim secemiyorum.
sinirliyim, o kesin.
sinirden sessizligimi bozdum.
oysa tam bilmemkac gundur ne guzel susuyodum. ilk kez.
nezleyim ben, yolcuyum ben. iki hal de gecene kadar susuyorum. guzel bi si.

3 yorum:

Emir Bey dedi ki...

konuyla en alakalı insan olarak kendimi atadım ve gerekli gördüğüm yorumu yapıyorum değerlendirmesi size kalmış.

efendim şimdi bu ilahiyat fakültesi bizim evin dibinde, fakülteden ziyade oranın vurucu olan kısmı camisi, çok kocaman ve geceleri güzel ışıklandırılan bir camisi var buranın hatta kampüs daha alt seviyede görünmüyor ama cami denince tüm altunizade burayı bilir, nitekim capitolle de komşudur bu cami. tayyip de gelir bayramlarda namaza falan.

neyse ne diyordum şimdi bu caminin de içinde bulunduğu geniş bir arsa var bu arsanın caminin sağ tarafında kalan kısmı ilahiyat fakültesi binalarından oluşuyor bizzat her türlü oy hakkımızı ailecek bu binalarda kullandığımızdan iyi belledim buraları. bir kaç okul tipi bina var yani bu caminin sağında kalan kısımlarında ve arkasına doğru olan kısmında.

bir de caminin altında bir bölüm var ki oranın yayın evi ya da sergi olduğunu düşünüyorum çünkü camekan duvarlardan oluşuyor ve hep tual benzeri şeyler görüyorum ordan geerken, bir de takvim falan almıştık bir sefer ordan demek ki yayın evi de olabilir. şimdi bir de bu caminin sol tarafı var capitol e bakan ve vakıf otoparkı olarak da kullanılan genişçe bir alan, burası da kampüs e dahil sanırım ama haftasonları capitol e takviye ototpark olarak vakfa para kazandırmaktan öteye gittiğini düşünmüyordum.

sonra geçen arabayı parketmiş eve doğru yürürken caminin ordan kestirme yolu seçeyim diye düşünüyordum ki burnuma kesif bir hayvan kokusu geldi -şehir çocuğu olmak böyle bir şey- anam ne oluyor dedim, sonra baktım o capitol tarafındaki otoparkın alt kısmı arkaya doğru hayvan apzarı yapılmış.

kokudan ötürü önce çok ters buldum bunu fakat sonra düşündüm civarda başka pek böyle geniş ve kullanılmayan alan yok, o yüzden iyi madem dedim.

kesim esnasında gözlemlemedim ama anlatılana göre hakkaten düzenli, titiz ve hayvana işkence edilmeyen bir kesim yapılıyormuş ki bu işkence konusu çok mühimdir, beceremeyen insanın yapması günahtır, hayvana işkence etmek daha da günahtır falan filan.

benim gözlemim ve fikrim derli toplu bir alanda derli toplu bir kesim yapılacağı yönünde ama bilemiyorum siz gidip gördüyseniz ona da bir şey diyemeyeceğim.

kampüsün ortası ise caminin öbür tarafı aslına bakarsanız ve o tarafta öyle bir şey yapılacağını sanmıyorum, uygun bir yer de yok zaten.

iyi bayramlar size !

Emir Bey dedi ki...

yahu çok süper yorum yazmışım iki sayfa bakınca çok güldüm kendime, neden dünyanın yorumunu yazdım, niye gaza geldim belli değil sevdiğim 3 tane yer var civarda biri academic hospital evimiz ona bakıyor ama hiç işim olmadı çok şükür, diğer ikisi de ilahiyat camisi ve capitol ikisiyle de az çok işim oluyor, herhalde duygusal bir bağ oluşmuş aramızda ya d aruh ahstası oluyorum =)

deryik dedi ki...

valla benim bilgim radikalden geliyor ve parcalanan hayvanlardan bahsediyor... yazida karismis azicik. kotu kesim yapilan yer olarak aslinda il genelinden bahsediyodum. ama bence yine de kampus icinde kesim yapilacagina gosterilen yerlere gidilebilirdi. belediyenin tayin ettigi. bahsettigin alani biliyorum; ama her bos alan kurban kesimine uygun degildir ki... yani illa bos ve genis diye. otoban kenarlari da bos ve genis mesela ama orda kesim istemiyoruz. benim dedigim isin etik yaniydi. orasi bir universite sonucta.

academic hospitala gitmistim ben. nezih bir yer :)

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker