6 Kasım 2007 Salı

merak

arkadaşlar yaklaşık bir yıldır tuhaf bi şi cereyan ediyo bu blogta... kendiniz de buyrun girip bakın, belirli bi insanı merak etmemiz için sesi yetiyo. bu sesten ibaret kişilik hakkında istemeden bi database oluşturdum. hani kıçındaki bene kadar bilicez bu gidişle... her gün en az 3-4 insan gugılda bu yazıyı bulunca sevinip tıklıyo ben de onları trackerda görünce bi tuhaf oluyorum. bi bakın nolur. biraz (!) korkutucu görünmüyo mu?

***
tez meselesi bugün aydınlığa çıktı, böylece bu mekanı artık daha fazla stres baloncuğuyla kaplamiycam sanırım. "sabah 10, gözümü açamıyorum" saçıyla karşısına çıktığım hocam, ki kendisi uykuluyken bile ayık görünen şanslılardandır (kahve, evet), "olmuş bu sefer" dedi. oh dedim ben de. yüzümde güller açtı, evet. zaten olmamış dese yapıcak bi şi yok- daha fazla bi şi çıkmazdı benden. ama olmuş dedi. hatta teorim varmış benim, haberim yokmuş. tralla lalalalalalala yani. otur yaz kujum madem. aynen.

bu aralar günler aslında çok huzurlu geçiyor. utanmasam camdan dışarı bakınca güneşli, sakin bi deniz görücem. parlak. arada oluyo da galiba; penceremin önünde bi bina olsa kaç yazar... acı yok Raki. her şey kafada bitiyo. adriyın icabında; bakarım görürüm. bu aralar gülümsemeli günler var.

geri sayımlardan hazzetmiyorum işte. 1,5 sayısından da hiç hazzetmediğim gibi. 1,5 ay sonra ben saat farkı hesaplıyor olmak istemiyorum aslında. neyse, gün bugündür adamım. adriyın demiştim di mi. yes.

bu hollanda sinemalarının iyi yanı: salı günleri sneak preview. vizyona bilmem kaç hafta sonra giricek olan bi filmi önceden gösteriyolar tek bi gece- ama hangisi olduğu süplis. heyecan yumağı bi şi, el çırparak gidiyoruz salıları. boktan bi filmse de sövüp çıkıyoruz zira film kartımız olunca sınırsız film izleyebiliyoruz, öğrenciyiz mutluyuz.iki tane iyi yan yani. yan yana.

kötü yanı: her boka gülen seyirci öbeği. allahım, adamın gırtlağını keserler bir kahkaha, sevgililer kavuşamaz bir histerik gülüş... türkiye'de olsa var ya, imha ederler adamı. yandaki amca inceden çiziverir valla. bir üç beş de değil kardeşim, bi salon insan. irina palm'da mesela, filmi bırakıp salonu izlemeye başlamıştım ben. hepsi imaj derdinde taze ergen desen.. ı-ıh o da değil. daha iki gün önce 40 yaş civarı bi teyze acıdan kıvrandığımız film bitince bi seda sayan kahkahası attı-- ki seda sayan kahkahası ağır bi şi. kendisi sabah şovunda erken doğum sancısı tutan ve ölüp ölüp dirilen seyircisine bile gülebilen biri biliyosunuz (bilmiyosanız da yuh, ben teee hollandalardan takipteyim. hehe).

ama birinciliği venus adlı güzide filmde arkamdaki sırada gülme krizine girip boğazına patlamış mısır kaçıran kıza veriyorum. burnundan çıkmıştır inşallah. hıh.

4 yorum:

mermaid dedi ki...

deryik valla sevindim teze:)
burda yağmur bulut falan
kış sanki daha bi güzel istanbulda
çamura rağmen:)
bu arada murat bilmemneye koptuuuum:)

turuncu dedi ki...

geçmiş olsun, bunu da atlattın bakalim :)

jelatin dedi ki...

Ya :( Cidden dönüyorsun yani.
Ben ikinci dönem de kalırsın diye umutlanıyordum.

deryik dedi ki...

mermaid: :D valla murat beye olan ilgiyi itinayla takip ediyoum :)

turuncu: az kaldi az...:)

jelatin: valla seker, belli olmaz ki.. bir sabah ansizin kalabilriim buralarda belki. gider yine gelirim.. ama simdilik gidecekmisim gibi duruyo. bakalim.

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker