10 Kasım 2007 Cumartesi

gerisay

kurdeşen dökebilirim evet. yakın. isilik. kurdeşen. enseden ayak bileğine dek. avuç içi teri.

bugün hocacığıma bi şiler yolliycaktım, yollamadım. hala yazıyorum aslında. yarın yollarım. hayır bu postu tezden kaçmak için yazmıyorum. (buyrun burdan: kısmi bir "yahu bu kızın tez konusu ne" açıklaması)

geçenlerde rüyamda 15inde tezi teslim ediyodum, "ee maalesef teslim tarihi dündü, kabul edemeyiz" diyolardı. ter içinde uyandım tahmin edileceği üzere... iki gün sonra mail geldi:

teslim zamanının 14 kasım öğlen saat 12 olduğunu hatırlatırız.


diye. kendimden korktum. resmen kendi kendimi uyarı sistemi kurmuşum rüyalardan naşi.

daldal dala yazmak istiyorum tezi. bi o bölüm bi bu bölüm (o pikap bu pikap şu pikap). yazdıkça eski halinde değişmesi gereken şeyleri düşünüyorum. geri dönüp kırpıp kesmek o kadar korkutucu geliyo ki gözüme... ama kesmezsem tutarsız bi tez olucak. ne yazdığımı hatırlamıyorum bile. lanet olası 2-3 istatistiki sayı için saatler kaybediyorum. ülkemizde AIDS hastası veya HIV taşıyıcısı sayısına dair hiçbir çalışma yapılmadığını görüyorum. daralıyorum. bir şey ararken karşıma çıkan alakasız şeylere takılıp içlenerek kaybettiğim vakti artık saymıyorum.

hava rüzgarlı. fırtın. uç uç kon. saç baş her daim karışık. burnum ve kulaklarım donuyo. her daim. bordo bereliler mevsimini açtım yine.

odam kendinden geçmiş vaziyette dağınık. bir kitap, üstünde 500 gr'lık makarna paketi ve onun üstünde de okyanus esintisi aromalı mum duruyo. yine aynı şekilde, kolye-bilgisayar şarjı-şekerleme kağıdı-diş macunu gibi ayrı bi kombinasyonum daha var. eğlenceliymiş aslında yahu.

hulusi ve nergiz gelicek birazdan, yemek yiycez. zaten hep bi yee iç eğlen çok kısaa ömrrüüünn hali var bende. olsun.

bu arada, yabancı bir erkeğe saat sordunuz ve kot pantolon giydiniz diye sizi öldürecek kadar psikopat bi adam olur da kocanız olursa, adalete güvenmeyin. gözünüz açık gidersiniz. bi bakmışsınız adam "haksız tahrik"ten indirim almış, ömür boyu hapis 24 yıla inmiş. saat sordunuz diye. kot giydiniz diye. "valla ben olsam ben de tahrik olurdum, anlıyorum seni kardeş" demiş yani hakim bey. alacakaranlık kuşağı gibi.
vay anam vay. daha önce de "bir aydır sürekli makarna yapıyo diye furdum" diyen bi manyak vardı. sanki kadınlar olarak lunaparktaki plastik ördek dizisi, boğazda ipe dizili renkli balonlarız yarabbim. çek vur stres at. hatta hepimizi vur bi tane oyuncak ayı kazan, senden ayı olmasın.

4 yorum:

jelatin dedi ki...

A geçenlerde bunu konuşuyorduk. Yani proje grubumdaki oğlana derdimi anlatmaya çalışıyordum. Birkaç sene önce İtalya'da vardı yine aynı "kot" mevzu. Kot giyen bir kadına tecavüz edilmezmiş ki efendim! Lakin kotu çıkarmak zormuş. Kot giyen kadın tecavüz edilecek kadın değil, kotun düğmelerini bizzat kendi elleriyle çözüp tecavüzcüsüyle gönül rızasıyla birlikte olan kadınmış. Kotlu kadına tecavüzden yargılanan adam tabii ki aklanırmış. Böyle. Olay yeri de İtalya.

"Bakın da, girmek için kapısında kuyruk olduğumuz Evropa Birliği'nin halini görün! Moderenlik böyle bi' şeyse, biz moderen değiliz!!!!" diye haykırmak istiyorum içimdeki cahil Hürriyet.com yorumcusundan güç alarak. (Şaka şaka!)

Kot... Mühim bir giyecek.

mermaid dedi ki...

deryik bu son kısma koptuuuuuum:D:D:D:D

Adsız dedi ki...

hatta hepimizi vur bi tane oyuncak ayı kazan, senden ayı olmasın.
vuhuuu :D

deryik dedi ki...

jelatin: valla yahu. muhim mesele kendisi. komik ama oyle.

mermaid: :D

gulin: haksizsam haksizsin deyin yaau :P

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker