29 Ağustos 2007 Çarşamba

tatil tatlısı

tatil tatlısı ben değilim, egom o kadar şişmedi henüz... perulum.
gizlice ve sinsice ve uykusuzca 4 gün istanbul yaptık. hiç merak etmeyin bayaa bi yorulduk, günlük 4 saatlik uykuyla (ki ikimiz de 12 saat uyuyoruz ortalama) deli gibi tapan teptik. bu esnada cümbüş cemaat mekan kapama ve midye tava-bira-360-tophane şenlikleri de yapıldı, speşıl tenks tu centilmenler. arayamadıklarım arayıp sövebilirler.

ayrıca: en bi centilmen vardı ki, onun arabası var gider mi gider. cennetlik şimdiden.

ay neyse işte. galata köprüsünde rakı içer(miş gibi yapar)ken ya da vapurda boğaza bakarken içlenip "ah ulan gidicez yine iki güneeğğ" dediğim anlar ağırdı biraz. kötü oluyo gitmek. istanbuldan gitmek bi peruluyu bile acıtıyo mesela. öyle yani, gidilmesi zor bi şehri sevip habire de gitmek psikopat aşıklar ilişkisi. hani ya adam gibi ayrıl ya nikahına al, hiç işte...

şimdi deniz kenarı çakılı olduk, kıç devirerek uyuyup "niye sürekli yorgunuz"u anlamaya çalışıyoruz. kendisi annemin yanında "bu gidişle tezi nah yazarsın" gibi bi şi dedi, haklı.. annemin gözler fırladı yerinden... oof off... nah yazarım. terbiyemi kuşlar gagaladı.

yunan adaları planımızı şöyle özetliym: yunan adaları.
tek bildiğimiz feribotla kos'a gideceğimiz, gerisini feribot seferleri belirleyecek ve lakin online bulamadık falan feşmekan artık "ne gele gele" sistemiyle gezicez. ha dönüş tarihim de 5i, AB oturma iznim 4ünde bitiyo, memleketime sokarlar umarım beni yunanlılar. kısmet.

bugün üzerinize afiyet hamakta manasızca göğü seyredip kendi kendime panik atak yaşatırken ("hakikaten, nah bile yazamam ben bu tezi") aslında bööle organizasyon işine girsem sabırla para yapabileceğim geldi. sinir hastası olurum ama organizasyon da olur yani. cateringden hallice. ööö... çekemem ben kimsenin nazını aslında. sonra "dünyayı kurtaramazsam falan, en azından düğünleri kurtarırım" diye düşündüm, b planı olmaya hak kazandı, rafa kalktı. tembellik komik bi şi. hatta "tembele iş buyur akıl öğretsin" bence en nadide atasözümüz. zira bakınız kocccaaaa sanayi devrimine önayak olan teknolojik gelişmeler bile "çapalamaktan yorulan köylü çocuk bilmemneyi geliştirdi ve tarımda devrim oldu" diye açıklanmakta. zihni sinir de özünde tembel. e daha ne. lazımız biz.

işte böyleeeeeğğ... bugün içime kapanıp yalnız olmak istediğimi fark ettim bikaç ay. insanlardan izole. hatta blogu da kaparım falan diye havaya girdim yattığım yerden. sonbahar geliyo ya, ondandır. sonra geçti. hıçkırık gibi zaten, arada geliyo, nefesimi tutup ona kadar sayınca geçiyo.

ha yılmaz erdoğan şimdiye kadar "O'na kadar saydım" gibi bi kelime oyunu yapmadıysa, bu tamamen sunay akın'a olan saygısındandır.

11 yorum:

gülş dedi ki...

bugün başka bir şey dilesem olacakmış. istanbul havası ta buralara kadar geldi deryik, senin memlekete yakın yerleri de ısıttı. sonbahar buraları işgal edeli çok olmuş zaten, biliyorsundur. yunan adalarında benim için uzo içer misin? rakı da olur burda ikisinden de uzağım da.
duygu sömürüsüne son! :)
sevgiler.

tavsan dedi ki...

Tembellere de is var; bizim de yapabilecegimiz ve hatta yararli olabilecegimiz seyler var di mi??
Seni yeniden okumak guzel. Bir de o'na kadar saymak:)

Emir Bey dedi ki...

organizasyon işine girin bize de düğün ayarlayın olur mu =)

Tugc dedi ki...

Ben eskiden hic tembel degildim, sonradan oldum, cidden.. Simdi de vazgecemiyorum. Ne yapmaliyim Deryiiik :)

Arolium dedi ki...

Tatil dönüşü bekleyen işler akla geldikçe daha bi'tatlı olur son günler. Tezinde başarılar tez yazarsın dilerim..

Adsız dedi ki...

İstanbul çok psikopat bi şehir hakkaten, ya da insanı psikopat aşık yapıyo kendisine. Benim İstanbul özlemim depreşti ama biliyorum 1 yıl orda yaşadıktan sonra beni yine depresyonlara sokacak.

Tez için çok strese girmeye de gerek yok bence, bi şekilde yazılıyo nasılsa. kolay gelsin!

Adsız dedi ki...

Tembellik biraz alttan alta 'nasılsa yaparım'dan kaynaklı sanırım. Kendimden biliyorum. 'Amaaan olduğu kadar'a dönmeden işe başlamak lazım yalnız, onu da kendimden biliyorum. Tatil bitsin yazılır tezler. Kolay gelsin şimdiden. (Ben tez falan yazmadım bu arada:)

Adsız dedi ki...

Ben geldim tatilden bu arada bu yazımı mutlaka oku olurmu çok önemli arkadaşım

http://www.edasuner.com/onemli/

Aziz DOSTUM dedi ki...

Bir hayattır İstanbul
Gecesiyle gündüzüyle akşamıyla sabahıyla
Yaşayan, yaşatan, ağlatan,güldüren
Bir hayattır İstanbul

Acısıyla tatlısıyla
Zenginiyle fakiriyle
Zalimiyle merhametlisiyle
Bir yaşamdır İstanbul
Bizi peşinden sürükleyen.

deryik dedi ki...

gülş: uzo içemedik efendim ama yunan birası mythos versek? :)

emir bey: allahım ellerimle evericem sizi ben, organiazsyon işine girmesem de olur :P

tuğçe: kal böyle... düşünme. gurumuz garfield.

arolium: teşekkürleer, valla umarım adı gibi tez olur cidden.

acemi: yok yahu, depresyon değil o hafif bi bunalmak, geçer hemen boğaz havası alınca... :)

remed: aynen yahu. durum budur ve evet "olduğu kadar"a doğru gitmekte... bühühü.

eda: peki bakıcam bi ara..

karizma: tek bir hayattan fazlası yahu istanbul... 9 canlı.

BeYHaN dedi ki...

üzülme deryik. o hamakta yaşadığın panik atakları ezbere bilirim ben. tez de ödev de bitiyor bir şekilde. üstelik bir de bakacaksın ki çok güzel olmuş. aha buraya yazıyorum.

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker