27 Ağustos 2008 Çarşamba

üzüzü

burnum ve gözlerim akıyo, boğaz şiş. daha eylül olmadı üstelik. hatta, hala eylül olamadı, evet. düşündüm de, eylül güzel isim. nisan da öyle. ama çocuklar minik gaddar makinalar olup her isimle dalga geçebiliyolar, bunlara da bi şi bulurlar. "daha eylüle girmedik mi" filan. öğh. bende de var potansiyel.
çok çok halsizim. çok.beynimden gözlerime bi ateş süzülüyo. odamı topladım biraz o yüzden. atomize hallerden ilk kez fenalık geçirip poster, foto vs söktüm duvardan. bembeyaz ve boş duvarlara bakmak istedim... yani yorulana kadar filan yaptım öyle şeyler. sonrası hep üzüm.
odanın bi köşesinden bi şişe baloncuk üfleme zımbırtısı çıktı. niye ordaymış, ben nasıl olup da onu bitirmemişim bilmiyorum. ama bi nefeste 25-30 baloncuk filan çıkıyo. içimdeki amelie ankara semalarına bıraktığım baloncukların birilerini mutlu etmesini çok isterdi ama fazla uzun ömürlü diiller. hem, kedi yavruları bile baloncuklarla oynamazken ankaralıların başlarını kaldırıp bakıcağını bile düşünmüyorum.

4 yorum:

patiska dedi ki...

benim vahşi pisicigim bir yasında ve bir aylıktan beri alıştıgı o baloncuklara deli oluyo..evden kaşla göz arasında kaçtıgında baloncukların hatırına geri sokabiliyorum eve :)

Bespelled dedi ki...

Deryik, geçmiş olsun! En hızlı şekilde iyileş, olur mu (yani zamanın oldu mu hemen :-P)? sağlıklı bir blogger-a ihtiyacımız var.

Kıskandım sana: keşke ben de öyle bir bulgu yapsaydım (bizim köşelerimizde örümceklerden başka bir şey bulunmuyor nedense). Baloncuk manyağıydım ben çocukken. İkinehir biliyor--balonlar üzerinde bir post yayımlamıştı, benim aklım da başka tür balonlara kaçmıştı ve uzunca bir yorum yapmıştım. Şimdi de baloncuk manyağıyım galiba ama pasif olarak. Pasif olmamın tek sebebi de Türkiye'de onları nereden alabileceğimi bilmemem.

"içimdeki amelie ankara semalarına bıraktığım baloncukların birilerini mutlu etmesini çok isterdi ama fazla uzun ömürlü diiller. hem, kedi yavruları bile baloncuklarla oynamazken ankaralıların başlarını kaldırıp bakıcağını bile düşünmüyorum."

Bence mutlaka birini mutlu etti. Mesela çocuklar hep fark ediyor öyle şeyleri--en azından onlar başlarını kaldırır. Bir kişi bile görmüşse ne kadar güzel--yüksek yüksek havada oynayan, kim bilir nereye gitmeye çalışan ve ne kadar yaşayacak olan rengarenk bir baloncuk: ne güzellik. :-)

Kimse farketmediyse bile--beni mutlu etti baloncukların, onları ancak hayal gücümü kullanıp görmüş olabilsem de.

pigmelerle.dans.eden dedi ki...

Kediler sevmiyo balonlari, dogru. Pit diye burunlarinin ucunda patlayinca sasirip kaciyorlar.
Ama asagida bi suru insan varken bir keresinde bir agacin tepesinden balon uflemistim, kimse nerden geldigini anlamamisti ama cok hoslarina gitmisti.
Ondan sonra hep cantamda hem bi tane balon ufleme seysi tasidim, nerde kimi mutlu edecegi hic belli olmaz :)

deryik dedi ki...

patiska: hmm alıştırmakla ilgili o zaman. ben okul kampüsündekileri denedim, sadece yetişkin bi kedi biraz ilgilendi.

bespelled: baloncukları ben beşiktaş'ta bi "bir milyoncu"dan aldım istanbulda. oyuncakçılarda filan vardır heralde. gerçi oyuncakçı da kalmadı.. olmazsa bi teli kıvırıp deterjanla da olur :) güzel şey baloncuk, umarım biri görmüştür gerçekten :)

pigmelerle dans: ah ağaçtan güzel olurdu. düşüncesi bile güzel, baloncuk meyvesi düşüyo gibi :)

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker