23 Mayıs 2012 Çarşamba

brick

Portekiz, daha doğrusu Schengen bölgesi ihtimalimiz bir başka bahara kaldı. Vize uzatma başvurusuyla çakışmalar, çelişmeler filan falan. Biz de vize gerektirmeyen Akdeniz ülkeleri listesinden ilerliyoruz, Türkiye dahil. Okyanus bulamıyolarsa Akdeniz içsinler.

Dün hava aniden 19-20 dereceye fırladı. Sıcaklığı da geçtim, güneş açtı. Güneş, gülümseyen yüzler demek. Herkes birbirine "bugün hava güzel" deyip duruyordu ki sahiden, güzel az kalır. Sizi gidi ingiliz ayçiçekleri.

Neyse efendim, ufak tefek işleri hallettikten sonra yürü yürü yürüdüm. Hava güneşli, memleket renkli filan derken - kendimde böyle bi  potansiyel görmüyodum; ama resmen instagramda timeline fucker olabiliyomuşum ben. Çıkıdı çıkıdı - bok var. Hiiiç çekilmemişti sahiden o sıradan poz, o nokta, o "şey"! En nihayetinde, devrim niteliğinde kareler değil benimkiler. Bi de sokakta filan bi şi çekerken çok rahatsız oluyorum aslında, etrafın bomboş olduğu anı bekliyorum (esnaf izliyosa bonus). Absürd geliyor o sahne. Başkası çekince değil; ama kendim için.Yazar burada aslında ne kadddaarrr utangaç olabileceğini anlattı bize, breh breh. Neyse, çıkıdı çıkıdı işte. Esas sevgili lomocuğum için yeterince güneş vardı, onunla çıkı çıkı.

Ayak bileğimi sahiden burkmuşum ben, bu yürüyüş pek iyi gelmedi. kremlerim, sargılarım ve ben yatıyoruz. Şimdi yavaş; ama seri hareketlerle yedi düvelin aşısını olmaya gideceğim. Bir de "bu aralar tarihin farkında değilim" derken şaka yapmıyodum, tiyatro öbür haftaymış. Ben bugün ayın 23ü olduğuna sahiden şaşırdım, bence gayet 30 mayıs tipi var. evet çüş: tam 1 hafta.




Hiç yorum yok:

Powered by Blogger

eXTReMe Tracker