çok hastayım. zaten herkes çok hasta. kimse de iyileşemiyor.
görünüşte akıntı filan olmadığı için iyi duruyorum ama öksürüğüm konçerto tadında. karşılaştığım herkes bi iksir öneriyor. bugün mesela, ben bi toplantıdan dışarı fırlayıp ciğerlerimi etrafa saçmakla meşgulken, "siz hiç iyi görünmüyosunuz. sıcak patatesin içine bal, nane ve karabiber koyun, 1 saat emsin, ısıtıp yiyin" dedi temizlikçi amca. sonra başka biri, dut pekmezi önerdi. özdencim zencefilli, sütlü çay (chai demem efendim. ingilizlerin hindistanla ilişkisini buraya taşıyamiycam) içirdi. böyle yani blog - iksirlerim var, bana mısın demiyor. tıp dünyası da benim zımba gibi görünüp bomba gibi öksürmemi çözemedi. ciğerlerimin yarısını kullanıyorum gibi geliyor.
gündüz boğulurcasına çalışıyorum, gece boğulmaktan uyuyamıyorum, başıma vurdu. yarım gün izin aldım, evcağızımda uyudum. üstüme kalan abidik işlerin bi kısmına bugün isyan ettim, hooop gidiverdiler. gidebiliyolarmış blog. millet teflonken ben çelik tencere misali, ne verseler üzerime kalıyodu. bugün ilk kez "sahiden ya, BUNU da mı sen yapıcan?" diyerek insaf ettiler. ölü benizli halimden de olabilir tabii.
falan filan - hasta söylenmesi de ne tuhaf şey.
bundan gayrı, hayat bir enteresan. evdeki vaktimin çoğu (ki zaten bu dar bi vakit) skype'ta üç en yakınımla konuşmakla geçiyor.hipermetrop gözlüğü, üniversite sözlüğü ve gönlümün güldüğü. mesafeyle yaşamanın kitabını yazabilirim, ama hala alışamadım.
*
kırmızı telefona balık kaçmış. çok mutluyum.
BİR+BİR, roll'un biricik çocuğu, kapı dışarı edilmiş. onlar da "bize sökmez" demişler. şu ana kadar hiç okumadıysanız, buyrun, bahaneniz olsun. herkesin hassasiyeti kendine, sizinkinin arkasında durun. dergi ekibinin dediği gibi, gündelik faşizme pabuç bırakmayın. mesela birileri neden çevrecileri döver, bi düşünün.
kapanış: yetmez ama yine de şaşırmayız haberi.
işte tüm bunları okurken oluşan ruh halinin özeti içinse, söz sende divad.
yine de: selek davasında ışık göründü, dink davası cerrah'a dokundu.
ama geç, ama onca hasardan sonra: yine de oldu. buna ihtiyacım var.
5 yorum:
patates değil o, turp.
Gecmis olsun.
yazdıklarına özet geçmişim :))
ya bugün inanılmaz bir şey yaptım ama yoktun, anlatamadım bir türlü. gurur duyardın kesin!
mermaid: onu da deniym. geçmiyo.
mz: teşekkür :) sizin oralarda da salgın var mı yoksa biz yerli malı yurdun malı salgınına mı kapıldık?
divad: duydum, gerekirse yine duyarım.
Bizim burada da oksuruklu bir salgin var. Etrafta kirik hissedip ertesi gun aha gecti dedikten sonra haftalarca oksurukten surunen insanlar var. Bir tanesi bizim evde yasiyor. :)
Yorum Gönder