bir ay süreyle işim var, patronum yok. imrendiniz di mi? ama maalesef bi köşede birikmiş üç kuruşum da, buna imkan verecek bi maaşım da yok. haliyle evdeyim, buralardayım ve haliye "eksi, artı, nötr" halde yola devam, evden afet yönetimi.
yarın etrafı köpükler kapliycak. biliyorum ben. ankaraya bazen oluyo öyle.
sonra günler geçicek ben istanbulda olucam, önemli gün ve haftalar sebebiyle. planlarım var.
sonra bayram tatili gelicek, güzel, çok güzel gelicek. kapalı mekanda çatıdan üstüme yağmur damlası düşmesi ihtimalini sevebileceğim bi şekilde gelicek. uykuya dalarken baştan aşağı huzurlu, hani kaseden dondurma yerken dibini yalayan çocuklar gibi her anıyla mutlu gelicek.
sonra da patrooon.
şimdi bu şevkle sizce ben, evet evet ben, afet yönetimi hakkında yapılan bütün çalışmaların dibine vurmaz mıyım, o hırvatları ihya etmez miyim? ederim. hohoyt. kendime buna sarıciim.
daha önemli, kramplı ve kökten planlarım da fonda sürmekte. dereyi görmeden paçayı sıvamaktan sıkılanlar için geliyor, garantici komşu teyzeler söylüyor: eşeğini sağlam kazığa bağla. kazık yokluyorum şu ara. sağlamsa elma, diilse armut diycem.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder