insanoğlu tuhaf mahluk. bilmiyodunuz, benden öğrendiniz.
şehrinizin bir yerinde birileri bok yoluna ölebilir, namuslar beyaz ötesi olsun diye küçücük kızlara zehir ikram edilebilir, birileri sizi keriz yerine koyabilir ve başkalarının hayatı iyice boklaşırken siz farkına varmaktan yorgun düşebilirsiniz.
ya da tiz sesli nejat beyin söylediği üzere:
bugün duyduğun haberler
sana utanç veriyor
olabilir.
bugün din ve ırk uğruna
cinayet işleniyor
olabilir.
evet sıkça oluyor.
bunlar yüzyıllardır oluyo, üzülmeyin.
sevgili aristo eminim insanoğlunun tarihindeki en kötü zamanları yaşadığını filan sanıyodu. böyle yoz bir senato, böyle kokuşmuş bir olimpos filan. diyojenin elinde gündüz vakti fener, insan arıyo filan. o zamanlar da yokmuş, hala yok. neyse yani. anladınız.
velakin işte bazen aynı insanoğlunun 95 çam ağacı için elinden geleni yapması, hatta belki birçok derdini bi kenara koyup çam ağaçları için çırpınması, ya da işte ne bileyim, adını sanını bilmediğimiz, ilk görüşte katlanmış gazeteyle ezeceğimiz böceğin soyu tükenmesin diye ömrünü adaması beni hep büyüledi, daha da büyüler.
ne bileyim, bir solucanın kendisini yemeye çalışan karıncaların işgaline uğradığında tuhaf sıvılar ve hormonlar salgılayıp kendisini "devasa bir karınca" olarak görmelerini sağladığını, hatta işi abartıp bu karıncaları köleleştirip kendisine yuva filan yaptırdığını biliyo muydunuz?
ilim bilim bi yana, bunu bilmeyi isteyecek kadar merakını sürekli kılabilen insanlara hem çok saygım var hem de gerçekten beni büyülüyor. hani bu azmin kendisi bir silah gibi zaten. "kötü kişilerin eline geçerse çok tehlikeli olabilir" cinsten bir silah.
özetle eksi-artı birbirini götürüyor, allaha emanet halde devam ediyoruz sanırım.
yine hiç bi bilmediğiniz, yepyeni bi şi söylemiş olmanın haklı gururuyla sahneyi terk ediyorum.
2 yorum:
radikalden başka gazeteler mevcut.
her bi linke tıklamış gibi ukalalık yapmanızı hoşgörerek bunun ziyadesiyle farkında olduğumu söylemekle yetiniyorum.
Yorum Gönder