Kendi rekorumu kırdım - 2 aydan uzun zaman olmuş. bu arada postladığımı sandığım saçma yazı da taslak olmuş, iyi aslında. çok saçmaydı çünkü. postlamadığımı şimdi fark etmem de işte, "çocuk büyüdü kendi kendine oynuyodur" rahatlığına kapılan ebeveyn hali: çocuk evden kaçmış.
ben işe başladım, 1 ay bile oldu (ilk maaş yemelerdeyim). her zamanki gibi bu günlük tempo değişikliği çok
travmatik oldu, ya gece zebanisi gibi kör saatlere kadar oturuyodum ya
da saat 21.40 civarı esneyerek sızıyodum ve sabah uyanamıyodum.
biyolojik saat değil kuyumcu terazisi, hassas kantar. ilk ay bitti, insana döndüm.
Yokluğum dünyayı kurtardığımdan yani. yine de sanırım hala
aklımdan post yazmak geçiyorsa bu blog henüz miyadını doldurmamıştır.
tam da böyle "evlendi, çalışıyor ve burda da blog bitmiiiiiş" olur
yoksa. istemem öyle olsun; o kadar sıkıcı olmiym n'olur. sıkıcı mı bu?
eh yani, vakitsizlik sıkıcı, sebebinden bağımsız. vakitsizlik değil, vakit yaratamamak. ben günlük tutmayı da
azaltarak bırakmış, sonra da büyümeme vermiştim; ama belki sadece günlük
tempo değişikliğiydi o da.
Gündem o kadar
saçmalaştı ki bu kalabalıkta gündemi takip edemiyorum, etmiyorum da. çok acıtıyor bu saçmalığı, anlatamam. hep kötü, acıtıcı, zalimceydi haberler; ama artık saçma ve bence saçmalık çok ağır bir ceza. sisifos gibiyiz, o haberler üzerimize dökülüyor, bize ite kaka bi yere taşıyoruz onları, ertesi gün yine aynı garabetlikler yağıyor üstümüze. sisifos yılmazdı da ben yıldım. doz
aşımı oldu. belki de ben sahiden uzak oldum. bir haller oldu. o dedi ki
- bu dedi ki saçmalıkları iyice garabetleşti. "her şey topluca dibe vursun ki yüzeye çıkalım, nefes alalım" ruh halime gömüldüm, o batışı bekliyorum. gazete websitelerine
ucundan bile bakmadan günler geçiyor. böyle değildi. fena olmadı gerçi. twitter yüzünden bi de tabii. hızlı hızlı yazmalar. gerçi orayı da azalttım. aman iyi ki bi mesaim oldu, sanki
bilmediğimiz şey.
şimdi peru yazacağımdır. ekim başı gittiğimiz peru. vakit dediğin kuş misali. ya da evden kaçan çocuk. böyle de bağlarım konuyu.
1 yorum:
Oh oh, yeni yazı. :) Peru yazısını da bekliyoruz efendim.
Yorum Gönder