18 Mayıs 2009 Pazartesi

salyangoz

yani sümüklüböcek. blog dediğin iz bırakan bir sümüklüböcektir. ben küçükken o izleri simli sanırdım. büyüdüm, hala öyle kalmış aklımda.

la hanım arada kelimelerin tanımlarını yazıyo postlarında. bildiklerini yeniden bilmek, hatırlamak vs amacıyla sanki. ya da benim o işime yarıyo ve o yüzden benimki o amaçla olucak. iki kişi aynı kelimede anlaşamıyoken sözlük diye bi şi olması bence çok komik.

nefret etmek:
1.birine veya bir şeye karşı nefret duygusuyla dolu olmak:
"Şu dakikada senden nefret ediyorum, senden böyle hareket beklemezdim."- P. Safa.
2.tiksinti duymak:
"Küstahlık edip kendisini aşağıladığı için ondan nefret edeceği yerde, onu seviyordu."- İ. O. Anar

nefret: isim, arapça
1.Bir kimsenin kötülüğünü, mutsuzluğunu istemeye yönelik duygu
2. Tiksinme, tiksinti:
"Şimdi bu satırlarımı hiddetle, nefretle, iç bulantısı ile yazıyorum."- A. Gündüz


yanlış anlaşılma olmasın yani: nefret sevmemek değildir.
nefret, tiksinmektir.

cümleten iyi sabahlar.

1 yorum:

T. dedi ki...

peki ters dusunursak... yani 1. Nefret - Sevginin tersi 2. Nefret - Bir kimsenin kötülüğünü, mutsuzluğunu... yani sonuc olarak "sevgi" - "Bir kimsenin iyiligini, mutluluğunu istemeye yönelik duygu"... xmmm... yok tersi degil degilmis haklisin... :P

Yorum Gönder

ya isimsiz de yorum bırakabilirsiniz tabii ama keşke bırakmasanız... bi isim koymaya bile tenezzül etmeyince ben bozuluyorum niyeyse. hem sonra isimsizler karışıyor. böyle bissürü dert yani. yine de siz bilirsiniz tabii yan odacılar, benimki rica.