Bu ara daralıyorum işte ben. Gitmek istiyorum; uzağa değil, tatile sanırım. Ece'yi görmek istiyorum.
çığlık atarak bayır aşağı koşma isteği duyuyorum. bunu yapamayınca sinir yapıyo bende. Herkese/her şeye karşı ters, nemrut, huysuz ve uyuz olabilirim.
kırk yılda bir de ben bencil oliym, di mi ama? Parayla değil sırayla. Çok sıkılıyorum hep aynı nakarat halinden. kendimden. Çok dengem bozulabiliyor.
Bu aptal şehirde insan yürüyüşe bile çıkamıyor. Ankara'dan şu an ciddi anlamda nefret ediyorum; Bebek sahiline kadar inip ordan Emirgan'a, ordan geri beşiktaş'a falan yürümem gerek. Ankara'dan nefret ediyorum. Gözlerim dolacak kadar hem de. şu an gözüme görünmesin bu şehir.
Şey bi de.... Ece gelsin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
ya isimsiz de yorum bırakabilirsiniz tabii ama keşke bırakmasanız... bi isim koymaya bile tenezzül etmeyince ben bozuluyorum niyeyse. hem sonra isimsizler karışıyor. böyle bissürü dert yani. yine de siz bilirsiniz tabii yan odacılar, benimki rica.